Bu yazımızda, Timoma‘nın ne olduğu, nasıl ortaya çıktığı, belirtileri ve evrelerinin neler olduğuna dair bilgiler verilir. Bu bilgilerin ışığında Timoma teşhisi, tedavisi, ameliyat yöntemleri ve riskleri, ameliyat sonrasında kaç gün hastanede kalınması gerektiği hakkında detaylı bilgilere ulaşabilirsiniz.
Timoma Nedir?
Timoma göğüs kemiği arkasında yer alan timüs bezinden kaynaklanan bir tümördür. Timus bezi ergenlik dönemine kadar vücudun bağışıklık sisteminde T-lenfositlerin yapım yeridir. Ergenlikten sonra timus bezi işlevini kaybederek küçülür. Timus bezinde ortaya çıkan tümörlere timoma adı verilir.
Timoma konusunda eğitici video için buraya tıklayabilirsiniz.
ÖNEMLİ
Timoma son derece ciddi bir tümördür.
Basit ve iyi huylu bir tümör olarak değerlendirilip uygun şekilde tedavi edilmemesi durumunda önemli sonuçlar doğurur.
Timoma Belirtileri
Timomalar hiçbir belirti vermeyebilirler. Büyümeye devam ederlerse göğüs ön bölgesinde ağrı, nefes borusuna baskı yaparak bronşit benzeri öksürüklere sebep olabilirler. Daha da büyürlerse etraflarında yer alan damarlara baskı yaparak yüzde belirgin şekilde şişme, boyun damarlarında belirginleşme ve yüzde aşırı kızarıklık (vena kava superior sendromu) ve nefes darlığı yakınmalarına sebep olabilirler. Ancak bu durumlar son derece nadirdir. Genel olarak timoma hastalarında hiçbir belirti bulunmaz.
Timomalı hastaların yaklaşık %15’inde Myasthenia Gravis adı verilen bir sinir ileti bozukluğu mevcuttur. Myasthenia Gravis’te hastaların görme (göz kapağı düşmesi sonucu), yutma ve bazen nefes alma güçlükleri olur. Ancak Myasthenili hastalarda en belirgin şikayet günün ilerleyen saatlerinde tüm kas sisteminde ortaya çıkan yorgunluk durumudur.
Timomalı hastalarda bazen timomanın kendisiyle hiç ilgili olmayan kansızlık, deri döküntüleri, kaposi sarkomu ve buna benzer birçok hastalık durumları ortaya çıkabilir. Para-neoplastik sendrom denilen bu durumlar timomanın tedavisi ile düzelir.
Timoma Evreleri
Timomaların dört evresi mevcuttur.
Birinci Evre Timoma
Bu erken evredeki timomada tümör bir kapsül içerisinde sınırlıdır. Hastalarda timomaya ait bir belirti ortaya çıkmaz. Bilgisayarlı tomografide tümörün sınırları düzenli olarak görülür. Kapalı yöntemle ameliyat çoğu zaman mümkündür. Tekrar etme olasılığı (nüks) son derece nadirdir. Ameliyat sonrası ilave bir tedavi gerekmez.
İkinci Evre Timoma
Bu evrede, tümör kapsülünde hasar (invazyon) oluşturarak dışarı doğru uzanmaktadır. Birinci ve ikinci evreyi birbirinden ayırmak bilgisayarlı tomografi görüntüleri ile mümkün olmayabilir. Bu ayrım çıkartılan tümörün patoloji incelemesi sonucu yapılır. Bu evrede de ameliyat sonrası ilave bir tedavi gerekli değildir.
Aşağıdaki resimlerde 2. evre timoma nedeniyle ameliyat ettiğimiz 51 yaşındaki bir hastamızın bilgisayarlı tomografi ve ameliyatla çıkarttığımız timoma görülmektedir.
Resim: 2. evre timoma bilgisayarlı tomografi ve çıkartılan tümör
Üçüncü Evre Timoma
Bu evrede, timoma kapsülü aşarak etrafta bulunan akciğer, nefes borusu, damarlar, kalp zarı gibi yapılara doğru ilerleme gösterir. Bu durumda tekrar teme olasılığını en aza indirmek için ameliyat sadece tecrübeli göğüs cerrahisi uzmanları tarafından gerçekleştirilebilir. Bazen ameliyat öncesinde ame genellikle ameliyat sonrasında ışın tedavisi uygulanır.
Resim: 3. evre timomalı bir hastamıza ait BT görüntüsü.
Dördüncü Evre Timoma
Bu evrede, timoma başka organlara (örneğin akciğere, karaciğere, böbrek üstü bezine gibi) sıçrama / yayılma göstermiştir.
4A Evresi Timoma
Timomanın 4A evresinde tümör akciğer veya akciğer zarına (plevra) yayılma gösterir. Buna metastaz, yayılma değil plevral implantlar adı da verilebilir. Başka organlara yayılma denilen durumdan daha farklı bir tablodur.
Aşağıdaki bilgisayarlı tomografide timomalo bir hastamızda sağda akciğer zarında (plevra) ortaya çıkan metastaz – implant görülmektedir.
Resim: Evre IVa Timoma
4B Evresi Timoma
Timomanın 4B evresinde diğer organlara yayılma – metastaz söz konusudur.
Timoma Teşhisi
Düz akciğer grafilerinin timomaları teşhisinde önemli bir yeri yoktur. Düz akciğer grafisinin normal olması bir timoma varlığını ekarte etmez. Bilgisayarlı tomografi görüntüleri bu konuda oldukça ayrıntılı bilgi verir. Bazı durumlarda MR görüntülemelerine de ihtiyaç duyulabilir. Şüpheli durumlarda PET-CT çekilmesi gerekli olabilir. Bu her zaman şart değildir.
Ameliyat olabilecek durumda olan (1. ve 2. evre), düzenli sınırlı tümörlerde iğne ile biyopsi gerekmez; ancak, 3. ve 4. evredeki timomaların teşhisi için biyopsi şarttır.
Timoma Tedavisi
Hastalarda Myasthenia Gravis mevcut ise öncelikle bunun uygun şekilde ilaçla tedavisi gerekir. Bu tedavi nöroloji kliniği tarafından uygulanır. Myastenia Gravis belirli bir kontrole ulaştığında artık timoma tedavisine geçilir.
Timoma tedavisi timomanın bulunduğu evre ile ilgilidir.
Birinci ve İkinci Evre Timoma Tedavisi
Bu evrelerde ameliyatla timomanın çıkartılması gerekir.
Ameliyat sonrası kemoterapi veya radyoterapi gibi başka bir tedavi gerekmez.
Hastaların 5 yıl süreyle, her 6 ayda bir takip edilmeleri gerekir. Daha sonra yılda 1 kez kontrol yapılır.
Üçüncü Evre Timoma Tedavisi
Eğer cerrah 3. evre bir timomayı ameliyatla TAM OLARAK çıkarabileceğini öngörüyorsa tümör ameliyatla çıkartılır. Daha sonra yaklaşık 6 hafta radyoterapi uygulanır.
Eğer cerrah tümörün ameliyatla tam olarak çıkartılamayacağını öngörüyorsa bu durumda önce kemoterapi (ilaç tedavisi) ve radyoterapi (ışın tedavisi) uygulanıp tümörün etraf dokulara olan yayılması geriletildikten sonra ameliyatla tümör çıkartılır.
Ameliyat sonrası kemoterapiye devam edilmesi gerekli olabilir. Kemoterapi gerekip gerekmediğine hastanenin tümör kurulu tarafından karar verilir.
Tedavi sonrası 2 yıl boyunca 3 ayda bir, daha sonraki 3 yıl ise 6 ayda bir kontrollerle takip edilir. Daha sonra yılda bir kez kontrol uygulanır.
Üstteki resimde 3. evredeki timomalı bir kadın hastamıza ait bilgisayarlı tomografi görüntüsü mevcuttur. Hastamıza önce kemoterapi ve radyoterapi uygulanıp damarlara olan yayılma ortadan kalkınca ameliyatla tümör çıkartılmıştır.
Dördüncü Evre Timoma Tedavisi
4A Evresi: Eğer uygulanabiliyorsa ameliyatla tümör ve yayılmaları çıkartılıp ardından kemoterapi ve radyoterapi uygulanır.
4B Evresi: Bu evrede başka organlara sıçrama ortaya çıkmış olduğundan artık ameliyat uygulanmaz. Sadece kemoterapi ve gerekli durumlarda radyoterapi uygulanır.
Timomada Ameliyat Yöntemleri
Timoma ameliyatlarında açık ve kapalı yöntemler uygulanır.
Bizim tercih ettiğimiz yöntem kapalı (tek port VATS) operasyondur.
Açık Ameliyat
Açık ameliyatla göğüs kemiği altında yerleşen tümörün (timomanın) çıkartılması işlemidir.
Açık ameliyat için 2 yaklaşım vardır:
A) Göğüs kemiğinin açılması (sternotomi)
B) Kaburgalar arasından açılması (torakotomi)
Tümör tam olarak çıkartılmalı ve etrafdaki yağlı dokular da ameliyat sırasında alınmalıdır.
Ortalama olarak hastane kalış süresi 4 veya 5 gecedir.
Üçüncü ve dördüncü evredeki timomaların ameliyatında açık yöntem tercih edilir.
Deneyimli merkezlerde operasyonun komplikasyon oranı %5-10’dur.
Kapalı Ameliyat – Tek Port Torakoskopi, VATS
Yandaki resimde görüldüğü gibi, tek port VATS dediğimiz kapalı ameliyat yönteminde 3 cm’lik bir kesi yapılarak göğüs yan kısmından ilerletilen bir kamera ile görüntü elde edilerek timoma ve etraf yağlı dokular özel bir torba (endobag) içerisinde çıkartılır.
Özel tecrübe gerektiren bir operasyondur.
Hastaya en az zarar verici yöntemdir.
Hastane kalış süresi 2 gecedir.
Birinci ve ikinci evredeki timomlarda uygulanabilir.
Normal yaşama dönme açık yönteme göre daha kısadır. Komplikasyon oranı %5’tir.
Timik Hiperplazi
Timus bezi ergenlikten sonra kaybolur. Bazı kişilerde bu kaybolma olmaz ve çekilen bilgisayarlı tomografide kalbin önünde, göğüs kemiği arkasında bir görüntü oluşturur. Timik hiperplazi denilen bu durum bir tedavi gerektirmez. Eğer bu görüntü bir timoma şüphesi oluşturmuşsa VATS yöntemiyle kapalı bir operasyonla çıkartılıp patoloji incelemesi yapılmalıdır.
Timik Kistler
Timus bezinden gelişen kistlerdir. Göğüs kemiği arkasında, kalbin öünde yerleşirler. Timik kistler timomalardan farklı olarak katı bir tümör yapısında değil içerisinde sıvı bulunan oluşumlardır. Büyüyerek etrafındaki kalp, akciğer ve göğüs kemiğine bası oluşturmaları durumunda yine kapalı bir operasyonla çıkartılılırlar. İyi seyirli lezyonlardır ve ameliyat sonrası tekrar etme olasılıkları düşüktür.